HAK-İŞ Konfederasyonuna bağlı Hizmet-İş Sendikası, konut işlerinde çalışanların durumunu ortaya koymak amacıyla “Ev İşçilerinin İş Kanunu Kapsamına Alınması ve Sosyal Haklarının İyileştirilmesine İlişkin Tespit Raporu” yayınladı, özellikle temizlik, yaşlı, çocuk ve engelli bakımı faaliyetlerinde. Raporda, Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) 189 Sayılı Sözleşmesi’nde iş ilişkisi kapsamında ev işi yapanların “ev işçisi” olarak tanımlandığı belirtildi.
“İş Kanunu kapsamında olmak”
Ev işçilerinin temizlik ve yemek pişirme faaliyetlerinin yanı sıra yaşlı, çocuk ve engelli bakımı da yaptığı belirtilen raporda, sendikanın hesaplamalarına göre Türkiye’de 1 milyon 200 bin civarında ev işçisinin bulunduğu belirtildi.
Konut işçilerinin yüzde 90’ının kadın, yüzde 10’unun erkek olduğu, yüzde 80’inin kayıt dışı çalıştığı ve neredeyse tamamının sendikasız olduğuna dikkat çekilen raporda, sosyal güvencelerden yoksun konut çalışanlarının sağlık hizmetlerinden yararlanamadığı vurgulandı. hizmetler, kısa çalışma, işsizlik ve ücretsiz izin ödenekleri. .
Raporda, konut işçilerinin çalışırken yaşadıkları iş sağlığı ve güvenliği risklerine de yer verildi. Söz konusu riskler fiziksel, fonksiyonel, kimyasal ve biyolojik olmak üzere dört grupta sınıflandırıldı. Raporda ev çalışanlarının İş Kanunu kapsamına alınması talep edildi. HAK-İŞ ve Hizmet-İş Sendikası Genel Başkanı Mahmut Arslan, konut çalışanlarının yasal haklarını alması ve insan onuruna yakışan işler yapabilmesi için çaba harcadıklarını vurguladı.
Arslan, şu bilgileri verdi: “Hizmet-İş’in 14. Genel Kurulu’nda ev emekçilerinin sendikamız çatısı altında örgütlenmesinin artırılmasına ve onlara sendikal koruma sağlanmasına karar verdik. 10 ay önce başlattığımız çalışmada 2 binin üzerinde ev işçisi Hizmet-İş’e devredildi.” “Önümüzdeki dönemde de güvencesiz ve sendikasız konut işçilerinin İş Kanunu kapsamına alınması ve sosyal güvenlik sistemindeki eksikliklerin giderilmesi yönünde çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”
