Uluslararası katılımlı “Ankara Hematoloji ve Onkoloji Kongresi” başladı
Ankara Hematoloji ve Onkoloji Derneği Kurucu Lideri Prof. Dr. Fevzi Altuntaş, dünyada her yıl 10 milyon kişinin kanserden öldüğünü söyledi.
Derneğin bir otelde uluslararası katılımla düzenlediği “4. Ankara Hematoloji ve Onkoloji Kongresi” başladı.
Kongrede yapay zeka, tıbbi onkoloji, hematoloji, cerrahi onkoloji, radyasyon onkolojisi, kök hücre nakli, immünoterapi, kanser aşıları, kanser tanı ve tedavisinde hücresel tedaviler gibi pek çok konu ele alınacak.
Prof. Dr. Altuntaş, kongre ve 4 Şubat Dünya Kanser Günü nedeniyle düzenlediği basın toplantısında, kanser konusunda toplumsal farkındalığın önemine ve erken teşhis ve tedavinin önemine dikkat çekti.
Dünya Kanser Günü’nün bu yılki uluslararası sloganlarının “Kansersiz bir gelecek için şimdi harekete geçme zamanı” ve “Tedavi açığını kapatın” olarak belirlendiğini belirten Altuntaş, “Her yıl 10 milyon insan kanserden ölüyor. bilgilendiremeyiz, farkındalık yaratamayız, farkındalık yaratamayız, 2030’da öleceğiz.” 2018 yılına kadar kanserden ölümlerin 13 milyona çıkacağı tahmin ediliyor.” ifadesini kullandı.
“Yeni tedavilerle lösemisiz yaşam mümkün”
Altuntaş, lösemi görülme sıklığının artmasına rağmen yeni tedaviler sayesinde uzun süreli sağ kalımın yüzde 60’a çıktığını, bazı çocukluk çağı lösemilerinde bu oranın yüzde 90’lara ulaştığını kaydetti.
Löseminin ilk aşamasının ilaç tedavisi olduğunu ve ilaç tedavisiyle hastalık kontrol altına alındıktan sonra bazı hastalara kemik iliği nakli yapılması gerektiğini belirten Altuntaş, “Kök hücre umuttur, kök hücre gelecek. Ancak öyle değil. Uygun donörü olmayanlar için yaşamın sonu. Yeni tedavilerle lösemisiz bir yaşam mümkün.” dedi.
Lenf bezi kanserlerinde yüzde 95’e varan tedavi başarısının mümkün olduğunu vurgulayan Altuntaş, “Kemik iliği kanserinin bir türü olan multipl miyelom hastalarında son yıllarda yeni nesil ilaçlar ve otolog kök hücre nakliyle başarı oranları ciddi oranda arttı. Ülkemizde miyelom hastalarının her türlü ilacı aldığını belirterek, “Kanser merkezlerimizde gelişmiş dünya ülkeleri standartlarında tedavi ve bakım verilmektedir.” bilgisini paylaştı.
Hematolojik kanserler artık kronik hastalıklar olarak tedavi edilebilecek
Altuntaş, akıllı tedaviler sayesinde lösemi, lenfoma ve miyelom gibi hematolojik kanserlerin kronik bir hastalık gibi tedavi edilebileceğinin altını çizerek, şöyle konuştu:
“Bu kanser türleri genellikle şeker hastalığı veya hipertansiyon gibi tedavi ediliyor. Tıptaki gelişmeler de bu yönde ilerliyor. Gelecek bağışıklık sistemine, kök hücreye, hücrelere ve genetik temele odaklanıyor. Hastalıktan ziyade hasta bazlı tedaviler tartışılıyor. Hematolojik onkolojide tedaviler kişiye özeldir.”
Kanserde klinik araştırmanın önemine dikkat çeken Altuntaş, kanserde kişiye özel ve hedefe yönelik tedavilere geçiş yaşandığını vurguladı.
“Onkoloji tedavilerinin yüzde 46’sı hedefe yönelik tedavilerden oluşuyor”
Kongre Lideri Prof. Dr. Berna Öksüzoğlu, artık onkoloji tedavilerinin yüzde 46’sının hedefe yönelik tedaviler olduğunu, geliştirme aşamasındaki kanser ilaçlarının ise yüzde 73’ünün kişiye özel tedaviler olduğunu söyledi.
Öksüzoğlu, belirli yaş gruplarında önerilen kanser taramalarının büyük önem taşıdığının altını çizerek, şöyle devam etti:
“Rahim ağzı kanserini önlemek için uygulanan aşıların koruyuculuğu yüzde 100’e ulaşıyor. Düzenli aşılama ile 2035 yılına kadar dünyanın belirli yerlerinde rahim ağzı kanseri tamamen ortadan kaldırılacak ve tarih olacak. Her ne kadar rahim ağzı kanseri oluşumunu engelleyen bu aşı henüz geliştirilememiş olsa da. Diğer yaygın kanserler için de bulunan bu “Bu yönde çalışmaların devam ettiğini biliyoruz. Kişisel sağlığınızı iyileştirmek, rahim ağzı kanserini ortadan kaldırmak, kendinizi eğitmek, kanser hizmetlerine ulaşmak ve çaba göstermek için en az 21 günde bir kendinizle konuşun.”
Kanserde CAR-T hücre tedavisinin klinik denemeleri devam ediyor
Kongre yürütme kurulu üyesi Prof. Dr. Mehmet Sinan Dal, Ankara Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde klinik araştırma kapsamında hematolojik kanser hastalarına kansere yönelik kişiye özel “CAR-T Hücre” tedavisinin ilk kez uygulandığını hatırlattı. Türkiye’de.
Klinik araştırma kapsamında uygun hastaların bu tedaviyi ücretsiz olarak alabileceğine işaret eden Dal, “CAR T hücreleri genetik olarak tasarlanmış yapay T hücresi reseptörleri taşır. Bu formda bağışıklık hücreleri kanser hücrelerine karşı yönlendirilerek yok edilmesi sağlanır. Kanser hücrelerinin bağışıklık hücreleri tarafından öldürülmesi. Teorik olarak bu, “Hücreler herhangi bir antijene karşı yönlendirilebilir ve hedef kanser hücrelerini daha güçlü bir şekilde öldürebilir. Bu süreç aslında kişiye özel bir tedavi formülüdür.” dedi. ???????
Öztürk Ateş, kanser biyolojisi konusunda araştırmalar yapıldığına işaret ederek, “Onkolojik tedavilerde heyecan verici bir inovasyon çağındayız. Hedefe yönelik tedaviler ve daha hassas bir onkoloji için biyobelirteç odaklı ilaçlar geliştiriliyor. Kişiselleştirilmiş ilaç tedavilerinde çığır açan bir yaklaşım sergileniyor. Onkoloji alanı, insan vücudunun hangi bölgesinde bulunursa bulunsun, hücrelerin içindeki hücreleri temel alır.” Onkogenik faktörleri engelliyor.” değerlendirmesini yaptı.
Kongre 4 Şubat’a kadar sürecek.