(ANKARA) – Üniversite İdari Personel Sendikası üyeleri,Yükseköğretim Kurulu (YÖK) önünde yaşadıkları sorunlara ilişkin eylem yaptı. Burada yapılan açıklamada, “Tayin sorunu ile ilgili toplu sözleşmede karar altına alınmasına rağmen, neden çalışmanın bitirilmediğini tekrar buradan YÖK’e soruyoruz. Ey YÖK, idari personelin sahipsizliğine daha ne kadar sessiz kalacaksın?” denildi.
Üniversite İdari Personel Sendikası, YÖK önünde yaşadıkları sorunlara ilişkin eylem düzenledi. Eylemde, “YÖK idari personel senin için neden yok”, “Tayin hakkı yok”, “Yükseköğretim tazminatı yok”, “Liyakat yok”, “Mülakat gitsin liyakat gelsin” ve “Geliştirme ödeneği yok” yazılı pankart açıldı, dövizler taşındı.
Üniversite İdari Personel Sendikası Genel Başkanı İbrahim Güzel, burada yaptığı açıklamada, tayin sorununa ve tazminat haklarına dikkati çekti. Gündüz, “YÖK, yükseköğretim kurumlarının sorunlarına çözüm üretmeyecekse yükseköğretim kurumlarından bir farkı yoktur. Yani vasıfsız bir YÖK karşımızdadır” ifadelerini kullandı. Güzel, şunları söyledi:
“Tüm kamu kurum ve kuruluşlarında tayin hakkı belli bir sisteme bağlanmışken, üniversitelerde hala bu yönde bir çalışma olmaması kabul edilemez. YÖK, konuya ilişkin bu yılın Şubat ayı sonunda üniversitelerden talep toplamıştı. Aradan geçen 9 aylık süreye ve koskoca yaz döneminin geride bırakmamıza rağmen konuya ilişkin yapılan çalışma kamuoyu ile paylaşılmamış, herhangi bir sistem de inşa edilmemiştir.
“Tayin sorunu çözülsün aileler birleşsin”
Üniversite idari personelinin yıllardır ailesinden ayrı yaşamak zorunda bırakılan, gelecek planlaması yapması engellenen, en önemli iki sorununu içeren taslağımız, hem YÖK’de hem de Çalışma Bakanlığı’nda mevcuttur. Daha önce teslim ettiğimiz bu taslak dikkate alınmalı, idari personelin sorunlarına çözüm bulunmalıdır. İlgili kurumlara teslim ettiğimiz taslak kısaca; üniversite idari personeli için tayin sisteminin puan usulüne göre hayata geçirilmesi, kurumların gelişmişlik düzeyine göre yükseköğretim personeli olmanın gereği olan YÖK tazminatının tüm idari personele verilmesi sağlanmalıdır.
YÖK, yükseköğretim kurumlarının sorunlarına çözüm üretmeyecekse yükseköğretim kurumlarından bir farkı yoktur. Yani vasıfsız bir YÖK karşımızdadır.”
